Ortodonti, dişlerin ve çenelerin düzensizliklerinin teşhisi, önlenmesi ve tedavisiyle ilgilenen diş hekimliğinin bir uzmanlık dalıdır.
Dişleri taşıyan alt ve üst çene kemiklerinin birbirleri ile olan ilişkileri normal, yalnız dişlerin ve/veya alt üst diş kavislerinin birbiriyle olan ilişkilerinde bir anormallik varsa bu tip bozukluklar her yaşta, hem erişkin hem de çocuk yaşlarda, ortodontik tedavi ile düzeltilebilmektedir.
Çocuklardaki, çene-yüz iskeletini ilgilendiren anomalilerin hepsini olmasa da büyük bir kısmı, hasta kooperasyonu iyi olduğu takdirde düzeltilebilmektedir.
Fakat erişkin yaşta çene kemiklerinin yüz iskeletiyle olan bozuk ilişkilerini sadece ortodontik tedavi ile düzeltmek mümkün değildir. Bu tip durumlarda ortodontik tedaviye ek olarak ortognatik cerrahi uygulanması gerekir.
Mevcut problemin saptanması amacıyla doktorunuz muayeneye ek olarak sizden bazı filmler isteyebilir. Lateral sefalometrik ve panoromik film ortodontik tanı amacıyla en yaygın kullanılan röntgen çeşitleridir.
Ortodonti uzmanı, beş senelik diş hekimliği eğitimi üzerine en az 4 senelik uzmanlık eğitimini başarıyla tamamlamış diş hekimlerine verilen ünvandır.
Çocukların 6-7 yaşlarındayken ortodontik kontrolden geçmeleri çene ve diş gelişimindeki problemlerin teşhis edilmesi açısından önemlidir. Bazı problemlerin erken teşhisi, tedavileri kolaylaştırabilmektedir.
Koruyucu ortodontik tedavilerle, anomalinin meydana gelmesi önlenebilir eğer oluşması engellenememişse, erken dönemde teşhis edilen bir anomali durdurularak ortaya çıkması engellenir.
Erken süt dişi kayıpları sonrası bu dişlerin boşluklarının korunması, ileride oluşabilecek yer darlığının önlenmesi açısından son derece önemlidir. Yine aynı şekilde parmak veya dil emme alışkanlıklarının erken dönemde durdurulması anomalinin ortaya çıkmasına engel olacaktır.
Bunların ise tespit edilebilmesi, çocukların erken dönemde bir ortodontist tarafından muayene edilmesiyle mümkündür.
Önceleri ortodontik tedavinin sadece çocuk ve gençlik yıllarında yapılan bir tedavi olduğu düşünülmekteydi. Ancak bu inanış günümüzde geçerliliğini yitirmiştir. Yetişkinlerde dişler ve çevre dokuları sağlıklı olduğu müddetçe yaş ortodontik tedavi için engel değildir.
Ancak çene kemiklerini ilgilendiren anomalilerde ortodontik tedavi tek başına çözüm değildir. Bu hastalara ortodontik tedaviyle birlikte ortognatik cerrahi uygulanması gerekir. Bu hastalarda cerrahi müdahale öncesi braketler uygulanarak ortodontik tedaviye başlanır ve hasta ameliyata hazırlanır.
Ameliyat genel anestezi altında gerçekleştirilir. İyileşme sürecinden sonra ortodontik tedaviye bir süre daha devam edilir ve tamamlanır.
Tedavilerin en kısa zamanda ve başarılı olarak sonuçlanması için aşağıda sıralanmış olan hususlara dikkat etmek gerekir.
Ön dişlerinizle yumuşak veya sert hiçbir gıdayı (sandviç, hamburger, tost, haşlanmış mısır, ekek, elma vs) ısırarak yemeyiniz. Yiyecekleri elinizle kopararak veya bıçakla bölerek küçük lokmalar halinde arka dişlerle çiğneyerek yiyiniz. Ağzınızı yemekle doldurmayınız.
Meyveleri bölerek küçük lokmalar halinde yiyiniz.
Sert gıdalardan (patlamış mısır, ekmeğin kabuğu, kuruyemiş, kızarmış ekmek) uzak durunuz.
Yapışkan gıdaları (lokum, sakız, karamel) tüketmemeye özen gösteriniz.
Dişlerinizi her yemekten sonra doktorunuzun gösterdiği şekilde en az 3-4 dakika zaman ayırarak özenle fırçalayınız.
Erik, zeytin, kiraz gibi çekirdekli besinlerin çekirdeğini bıçakla çıkardıktan sonra yiyiniz.
Asitli içecekleri (kola, fanta, gazoz) içmeyiniz.
Ortodontik tedavi sebebiyle dişler çürümez veya dişlerde iz kalmaz. Braketler yemek artıklarının dişlere tutunması için elverişli bir ortam sağlamaktadır. Bunu önlemek ise sadece düzenli ve etkin bir fırçalamayla mümkündür.
Aktif tedavi sonrası pekiştirme yapılmazsa nüks kaçınılmazdır. Aktif ortodontik tedaviyle elde edilen son durumun, tekrar tedaviden önceki durumuna dönmemesi için alınan önlemlere, pekiştirme tedavisi denir. Elde edilen durumun tutulmasına şu sebeple gerek vardır; ortodontik tedavi ile sadece dişlerin konumlarında değil, çevresindeki komşu dokularda (kemik, periodontal ligaman) da değişiklik olmaktadır. Tedavi bittiğinde henüz bu yapılar yeni duruma adapte olmadığı için dişler eski konumlarına dönebilir. Bunu önlemek için bu süreçte şeffaf plaklar kullanılabileceği gibi dişlerin arkasına takılan teller (retainer) de tercih edilebilir.
Pekiştirme safhası ortodontik tedavinin kendisi kadar önemlidir ve bu sebeple hastaların gereken özeni göstermesi çok önemlidir.
Braketleriniz takıldıktan sonraki ilk 1-2 hafta dişlerinizde ağrı,yanak ve dudak içerisinde sürtünmeye bağlı aft ve küçük çizikler normaldir. Sonrasında bu şikayetler ortadan kalkmaktadır. Bu süreçte ağrı kesici kullanılabilir.
Bazı vakalarda sabit ortodontik tedavi yapmadan, şeffaf plakların kullanımıyla çapraşıklık düzeltilebilir. Bu plaklar tedavi sonrasında belirli aralıklarla değiştirilir, tedavi aşama aşama yapılır. Hastaların bu plakları günde ortalama 20 saat kullanması önerilir. Kullanılacak plak sayısı hastanın tedavi ihtiyacına göre değişmektedir.